Caner Arca

BEYAZ ETTE OYNANAN OYUNLAR

TAVUK ETLERİNDE ARSENİK Mİ VAR?
Roxarsone ilacı Kıbrıs’ta kullanılıyor mu?
Bu yazı bir makale değil. kaynağı da verilerek yazılmış bir yazının tercümesidir.

TAVUK ETLERİNDE ARSENİK Mİ VAR?
Roxarsone ilacı Kıbrıs’ta kullanılıyor mu?

ABD Haber Ajansı’na göre, FDA (Gıda ve İlaç Kurumu) ilaç verilen tavukların test sonuçlarının inorganik arsenik bakımından pozitif sonuç verdiğini nihayet doğruladı.

Bu konunun yıllarca halı altına süpürülmesinden sonra FDA, ABD’nde satılan tavuk etlerinde, kanserojen zehirli bir kimyasal olan ve yüksek dozda alındığında ölümcül olan, arsenik bulunduğunu nihayet kabul etti. Fakat esas hikâye, bu arseniğin nereden geldiğidir: Tavuk yemlerine kasıtlı olarak eklenmektedir! 2006 yılında, IATP’ın Tavuğu Oynamak: etinizde arsenikten kaçınmak adlı raporunda Birleşik Devletlerde et için yetiştirilen tavukların yüzde 70’ten fazlasının arsenik ile beslendiği tahmin edilmiştir. Yemlere, daha az yemle daha hızlı ağırlık kazandırmak ve tavuk, hindi ve domuz etlerinde sağlıklı renk görüntüsünü yakalamak için katılır.

Gıda ve ilaç Kurumu (FDA), test edilen tavukların neredeyse yarısında ciğerlerinde en zehirli formunda inorganik arsenik bulmuştur. Bu bulguya dayanarak Kurum, Pfizer firmasından, arsenik ihtiva eden ve tavuk yemlerine kilo almaları ve etlerine parlak pembe rengi vermesi için eklenen, Roxarsone ilacının üretimini durdurmasını istedi.

The Wall Street Journal:
“Kurum, yakın zamanda 100 et tavuğu üzerinde yapılan çalışmada 3-Nitro ile muamele görmüş tavukların ciğerlerinde muamele görmemiş tavuklara göre daha yüksek seviyelerde inorganik arseniğe rastlandığını açıklamıştır….Pfizer ise, 3-Nitro satışının Temmuz ayı başlarında durdurulacağını ve bu sürenin hayvan üreticilerine diğer uygulamalara geçmeleri için süre vermek amaçlı olduğunu söyledi.”
Fakat arsenik içerikli ilaçlarının piyasadan kaldırılması yoluna gidilmesine rağmen, FDA inkar etme kampanyasına devam ederek tavuklardaki arsenik oranlarının çok düşük olduğunu ve tavuk yemenin hala güvenli olduğunu iddia etmektedir. Yine de FAD arsenik için kanserojen diyor ki bunun anlamı kanser olma riskini artırıyor olduğudur.

Ama sanayinin sizlerden (tüketicilerden) sakladığı aslında arseniğin insan sağlığına son derece zehirli olduğu gerçeğidir. Güney Karolina Üniversitesi (The University of South Carolina) Çevre ve Sağlık Bilimleri Bölümü, arseniğin, kurşun ve civanın yaptığı gibi gelişen fetüs ve küçük çocuklar üzerinde korkunç nörolojik etkileri konusunda uyarmaktadır. Arseniğin genelde civadan 4 kez daha zehirli olduğu söylenir. 3 değerli arseniğin As+3, 5 değerli arsenik As+5’e göre 60 kat daha zehirli olduğu düşünülmektedir.

Amerikan Tıp Birliği Dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre başka bilinen bir şekilde arseniğe maruz kalmamış kişilerin yüksek miktarlarda arsenikli pirinç tüketmeleri halinde kanser gelişimine bağlı önemli miktarda hücre değişikliği görülmüştür.

Birçok araştırmada arsenikli gıdalarla beslenenlerde Bowen hastalığı, saldırgan yassı hücreli karsinoma; deride bazal hücreli karsinoma; ve (az sıklıkta) içte akciğer kanseri, böbrek ve karaciğer kanseri rapor edilmiştir.

Ne şaşırtıcıdır ki tüm bunlardan sonra FDA tüketicilere “kanser sebebi olan arsenik yemek emniyetlidir fakat mürver suyu içmek tehlikelidir” demektedir.

Kaynak;
http://www.nih.gov/news/health/jul2014/niehs-08.htm
mercola.com