• 15 Kasım 2019 07:06

    14 KASIM DÜNYA DİYABET GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

    Basına yapılan açıklamada dernek başkanı Caner Arca: "Diyabet Merkezinin dağıtılmasına yönelik girişimin bilimsel hiçbir desteği yoktur. Olmadığı gibi bu yaklaşım, nüfusumuzun üçte birinin hastalığına gereken önemi vermemek, bir anlamda onları mağdur etmektir."



    14 Kasım Dünya Diyabet günü derneğimiz tarafından çeşitli etkinliklerle kutlanırken, önemli birkaç konuya da dikkat çekmek durumunda kalıyoruz.
    Bugün dünyada 463 milyon diyabetli var. Buna ek olarak 374 milyon kadar da prediyabetli var.
    Diğer tıbbi disiplinleri de ilgilendiren diyabete bağlı yüksek morbidite ve mortalite nedeniyle toplum sağlığı yönünden büyük bir tehlike oluşturmaktadır.
    2008 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan diyabet taramasında diyabetin yaygınlığı; %11 diyabet ve %18 prediyabet (gizli şeker) olarak saptandı.
    Bugün Kuzey Kıbrıs’ta diyabet yaygınlığı oldukça yüksektir (%32) ve hızla yükselmeye devam etmektedir. 2016 yılında Kıbrıs’ta düzenlenen 53. Ulusal Diyabet Kongresinde KKTC Sağlık Bakanı, Meclis Başkanı ve Cumhur başkanının da belirttiği gibi Kuzey Kıbrıs’ta diyabetli sayısı dünya ortalamasının üç katı yüksekliktedir.
    Diyabet; kişileri, aileleri ve toplumları çökertebilecek, maliyeti yüksek bir hastalıktır. Diyabet; sadece şeker hastası olmak şekliyle değil ama kişinin ve yakınlarının depresyon ve diğer psikolojik sorunlarla karşı karşıya kalma riskini de taşımaktadır. Uzuv kayıpları (ampütasyon), böbrek hasarı veya körlük gibi diyabetle ilişkili komplikasyonlarla mücadele etmek, kişinin duygusal ve psikolojik durumunun etkilenmesinden mali durumunun bozulmasına kadar birçok kişisel probleme yol açabilir. Diyabetin geç teşhis edilmesi veya gerektiği gibi tedavi edilmemesi halinde, akut veya kronik komplikasyonlarla, hipoglisemik olaylar tedavi maliyetlerinde ve hastane hizmetlerinin kullanımında artışa yol açar.
    2013 yılında Dünya çapında diyabet harcamaları 548 milyar ABD Doları olmuştur. (toplam sağlık harcamalarının %11’i).
    2009’da, IDF Türkiye’nin diyabetle ilişkili sağlık harcamalarının 2030 yılına kadar yıllık 6,5 Milyar ABD Dolarına ulaşacağını tahmin etmiştir. Ancak bu rakama daha 2010 yılında ulaşılmıştır. 2013’e ait güncel IDF istatistikleri Türkiye’de diyabet hastası bir kişi için yıllık ortalama tedavi maliyetinin 866 ABD doları olduğunu göstermektedir.
    Kıbrıs Türk Diyabet Derneği’nin 2015 yılında konusunda uzman 82 kişinin katılımı ile gerçekleştirdiği çalıştayda (workshop) Kuzey Kıbrıs’ta diyabetin maliyeti; yaklaşık 40,000 diyabetlinin diyabet ve komplikasyonları da dikkate alınarak, toplam $50 milyon olarak tahmin edilmiştir. (istatistik verilerin yeterli olmaması nedeniyle)
    Diyabet çok pahalı bir hastalıktır. Diyabeti önlemek; diyabete bağlı komplikasyonların hızını düşürmek, toplum için var olan diyabet riskini azaltmak, diyabet olmayan kişilerin hastalanma hızını aşağılara çekmek, maalesef sadece ilaçlı tedavi ile mümkün görülmüyor.


    2015 yılındaki çalıştayda saptanan ve raporlara geçen diğer bir konu da şöyle;
    “Her ne kadar bir maliyet unsuru gözükse de eğitim programlarının ücretlendirilip yaygınlaştırılmasıyla orta ve uzun dönemde diyabetli hasta sayısında önemli ölçüde azalma olacaktır.” … “Sağlık Bakanlığı koruyucu sağlık sistemlerini geliştirip yaygınlaştırılmasına yönelik politikalara ağırlık vermek suretiyle, diyabetten korunma ve diyabetliyi izleme programlarının geliştirilmesini sağlamalıdır” denmektedir.
    Diyabetin birçok hastalığın temel ve tetikleyici sebebi olduğu da dikkate alınırsa, diyabetin önlenmesinde her şartta kişilerin eğitiminin önemli olduğu bir durumda, Diyabet Merkezi’nin güçlendirilmesi ve hatta her bölgede açılıp geliştirilmesi düşünülmeliyken, dağıtılmasına yönelik adımların atılmasına anlam vermek çok zor.
    Diyabet Merkezi’nin dağıtılmasına yönelik girişimin bilimsel hiçbir desteği yoktur. Olmadığı gibi bu yaklaşım, nüfusumuzun üçte birinin hastalığına gereken önemi vermemek, bir anlamda onları mağdur etmektir.
    Diyabet Derneğinin önerisi:
    Diyabetli hastaların eğitimleri dahil her türlü tedavilerinin Diyabet Merkezi’nde yapılması, koruyucu hekimlik sisteminin konu ile ilgili tarafların bir araya gelerek hasta merkezli tartışılması ve planlanması çalışmalarının acilen başlatılması gerekmektedir.
    Sadece hastanın ilaçlarının yazılmasının digital ortamda takibi değil, hastalarla özellikle de diyabetli hastalarla ilgili istatistiklerin sürekli güncel tutulması; ilaç ihalelerinin kullanılan ve muhtemel kullanılacak ilaç miktarları dikkate alınarak hazırlanması ve hasta merkezli düşünüp kaliteli ilaçların alınması, gün sonunda diyabetin maliyetini düşürecektir.
    Kamuoyunun bilgisine getirilir.

    Caner Arca
    Başkan
    Yönetim Kurulu (a)